Sanatın Merkezi: Floransa’da Gezilecek Yerler

Sanatın, tarihin, devrimin başkenti Floransa! Bu yazımızda Floransa sokaklarını adım adım keşfe çıkacağız. Floransa’da gezilecek yerler listesini oluştururken bolca müze, sanat, tarih ve elbette pizza ekledik. Böylesi küçük bir şehrin sahip olduğu zenginlikler saymakla bitecek gibi değil. Floransa’nın kültürel zenginliğinin yanında dünyanın en güzel şaraplarını üretmesinden benzersiz sandviçlere sahip olmasına kadar uzar gider. Floransa gezi listesini oluşturmadan önce Floransa tarihine küçük bir göz atarak başlayabiliriz. Gelin, Floransa’yı keşfe çıkalım.

Rönesans Döneminde Floransa’nın Önemi

Tarihçiler, Rönesans’ın doğduğu yerin Floransa olduğu konusunda hemfikir. Fakat Rönesans’ın neden Floransa’da doğduğu sorusu da pek çok kişinin aklını kurcalıyor. Floransa, birbirinden bağımsız sanat atölyelerine ev sahipliği yapıyor. Bu atölyelerde sanatçıların özgürce çalışmasına imkân verilmesi bu sorunun cevaplarından biri olabilir. Bir diğer cevap ise Floransalı ailelerin çocuklarının sanatla ilgilendiklerini fark ettiklerinde onların çoğu zaman sanat yönünü destekleyecek eğitimler almasına olanak sağlaması.

Öte yandan, Floransa’da zengin aileler, sahip oldukları serveti gösterebilmek için birbirinden kıymetli sanat eserlerine sahip olabilme yarışı içindeydiler. Bu yarış da sanatçıların daha çok üretim yapmasını sağlayarak Floransa’nın bugünkü zenginliğine sahip olmasına neden oldu. Floransa’nın sanat yönüyle öne çıkmasında önemli kriterler olarak bunları söyleyebiliriz.

Floransa Tarihi

Floransa’nın tarihi, antik dünyaya kadar uzanır. Floransa’nın bugünkü şöhretine kavuşma hikâyesi ise Orta Çağ’da başlar. Orta Çağ’da deri, yün ve ticaret işleriyle zenginleşenler sanata ve zanaata vakit ayırmaya başlar. Sanatla buluşan Floransalılar, takip eden yıllarda Rönesans’ın ilk fitillerini ateşlerler. Floransalıların bu zenginliği halk arasında siyasi ve ticari nedenlerden amansız bir rekabetin oluşmasına neden olur. Bu rekabet sanatın bazen güçlenmesine bazen de sekteye uğramasına yol açar.

Floransa’da Gezilecek Yerler 

Floransa’da gezilip görülecek yerlerin hemen hepsi şehrin merkezinde yer alır. Şehrin tamamını neredeyse yürüyerek keşfedebilirsiniz. Tek bir bölgede toplanan müze ve galeriler, birbirlerine yakın olsalar da uzun ve keyifli bir gezi yapmak isteyenler için birkaç gün gerekebilir. Floransa gezisini birkaç güne yayarak şehrin en önemli eserlerini görebilir, keyifle pizza-makarna-şarap tatlarını deneyimleyebilirsiniz. 

Uffizi Galerisi

Floransa’nın en görülesi yeri hiç şüphe yok ki Uffizi Galeri’dir. Uffizi Galeri’de bugün Rönesans’ın en önemli sanatçılarının eserleri sergileniyor. Geçmişte bu yer, devlet memuru ve tüccarların ofisi olarak kullanılıyordu. Medici Ailesi döneminde inşa edilen Uffizi’nin mimarı da Rönesans sanatçılarının hayatlarını kaleme alarak dünyanın ilk sanat tarihçisi olan Giorgio Vasari’dir. Uffizi Galeri aynı zamanda Michelangelo, Leonarda da Vinci, Parmigianino, Raphael, Botticelli gibi önemli sanatçıların eserlerinin sergilendiği müze olarak mutlaka listenizde olması gereken yerlerden.

Davud Heykeli 

Rönesans’ın belki de en önemli sanatçısı olan Michelangelo tarafından yapılan Davud Heykeli yolunuzu Floransa’ya çevirmeniz için bile oldukça güçlü bir neden. Dönemin baskılarına aldırış etmeden üreten, insanı merkeze koyan, insanın ne denli kusursuz bir varlık olduğunu göstermek için çalışmalar yürüten Michelangelo’nun belki de en önemli eseri Davut Heykeli. Michelangelo’nun ne denli usta bir sanatçı olduğunu tüm çıplaklığıyla gördüğümüz Davud Heykeli’nde ayrıca Michelangelo’nun anatomi konusunda da ne denli yetkin olduğuna şahitlik edebiliriz. Michalangelo Davud’un replikası Palazzo della Signoria’da sergilenirken orjinali Galleria dell’Accademia’da sergileniyor.

Palazzo della Signoria

14. yüzyılın başlarında bir belediye sarayı olarak inşa edilen Palazzo della Signoria, günümüzde de Floransa Belediye Başkanı’nın çalıştığı yerdir. Yüzyıllardır devam eden bu gelenekle Floransa’nın geçmişine olan bağına tanıklık ediyoruz. Büyük kulesi, meydanında sergilenen sanat eserleriyle Floransa’nın en karakteristik mekânlarından. Orta Çağ mimarisinin en nadide örneklerinden olan Palazzo della Signoria’nın dış cephesi, şehrin sembolleri ile zenginleştirilmiş.

Piazza del Duomo

Duomo Meydanı ve Duomo Katedrali, hiç şüphe yok ki Floransa’nın en karakteristik mekânı. Floransa Katedrali 200 yıl gibi uzun bir süre zarfında tamamlanır ve bugün dahi Floransa’nın simgesi olmayı sürdürür. Duomo Katedrali’nin devasa kubbesi şehrin her yerinden görünür ve turistler için adeta pusula görevini görür. Duomo Katedrali resmi kaynaklarda Santa Maria del Fiore olarak geçer. Katedralin mimarı ise Rönesans ateşinin alevlenmesinde büyük rolü olan Filippo Brunelleschi’dir.

Vecchio Köprüsü

Arno Nehri üzerinde bulunan tarihi Vecchio Köprüsü, üzerinde alışveriş yapılan dünyanın sayılı köprülerindendir. Vecchio Köprüsü, Floransa’nın kuyumcular çarşısıdır. Dünyaca ünlü mücevher ve saat markalarının satışının yapıldığı Vecchio Köprüsü, aynı zamanda Floransa’nın en keyifli gün batımı izleme noktasıdır. Vecchio Köprüsü, Pitti Sarayı ve Uffizi Galerisi arasındaki bağlantıyı güvenli şekilde sağlaması için Medici Ailesi tarafından inşa edilmiştir. 

Pitti Sarayı 

İtalya’nın Rönesans döneminden kalma en gösterişli sarayı olan Pitti Sarayı, Pitti Ailesi’ne aitken Medici Ailesi tarafından satın alınıp büyütülerek bugünkü halini alır. Floransa’nın en görülesi yerlerinden olan Pitti Sarayı, günümüzde büyük bir müzeler kompleksidir. Pitti Sarayı, Raphael ve Titian gibi sanatçıların eserleri sergilendiği bir müzedir.  

Michelangelo Meydanı Tepesi

Piazza Michelangelo olarak bilinen bu meydan, şehrin en yüksek noktasındadır. Floransa’yı tepeden izleme şansı elde edeceğiniz Michelangelo Meydanı’na ulaşmak için yürüyeceğiniz yol çok keyiflidir. Dar sokaklardan ve ağaçların arasında çıkacağınız bu meydanda sizi şehrin harika manzarası karşılar. Michelangelo Meydanı’na akşamüstüne doğru gelirseniz şehrin en iyi ikinci gün batımı izleme noktasını da deneyimleyebilirsiniz. 

Santa Croce Bazilikası

Santa Crone, şehrin öteki ucunda yer alan, gotik üslupla inşa edilmiş bir bazilikadır. Dış cephesi bu kadar gösterişli ve ince işçilikle dolu olsa da içerisi oldukça sadedir. Bugünkü görünümünü 18. yüzyıldaki çalışmalardan alır. Santa Croce, Kutsal Haç anlamına gelir. İki farklı semavi dinin bir araya geldiği Santa Croce’ın  mimarı Yahudi, kilisenin sponsoru da Protestan’dır. Kilisenin en önemli özelliği de İtalyan sanatının ve kültürünün önemli figürlerinin mezarlarını içermesidir. Bu mezarlar arasında Dante Alighieri, Michelangelo, Galileo Galilei, Niccolò Machiavelli gibi birçok isim yer alır.

Florasa’da gezilecek yerler listesini tamamladıktan sonra keşfe devam etmek için sokaklara küçük keşif yürüyüşleri yapabilirsiniz. Bu keşiflerle şehri daha da iyi tanıyıp gizli kalan köşeleri keşfetmeye devam edebilirsiniz.

Floransa’da Ne Yenir?

Floransa’da gezilecek yerler listesi tamamlandıktan sonra sıra lezzetli yemekleri denemeye geldi. Floransa’nın en lezzetli lokasyonları için de birkaç mekân araştırması da yaparak listemize ekledik. İlk adresimiz, gezi esnasında Palazzo della Signoria’ya geldiğinizde hemen ara sokakta bulunan All’antico Vinaio’dur. Burada çeşit çeşit sandviçlerinden birini seçerek afiyetle yiyebilirsiniz.

İtalya’da olup da pizza yememek olmaz tabii. Floransa’nın en lezzetli pizzalarının yapıldığı Il Piazzailuolo’da lezziz pizzaları tadabilirsiniz. Il Piazzailuolo’nun daha çok yerel halkın takıldığı bir pizzacı olduğunu da ayrıca belirtelim. İtalya’nın en iyi şaraplarının yapıldığı Toskana’da Chianti şarabını deneyimlemek için ister şarap bağı turlarına katılabilirsiniz. Şarap bağı turlarına katılmadan şehrin restoranlarında da Chianti şarabının tadına bakmanız mümkün. Floransa’da gittiğiniz restoranlarda özel olarak Chianti şarabı talep ederek de tadım yapabilirsiniz. Bilgi ve sanat dolu bir geziden sonra keyifli bir Toskana şarabı içmekten daha güzel ne olabilir ki?

Keyifli keşifler…

POPÜLER YAZILAR