Çince kökenli Zen kelimesi, “meditasyon” anlamına gelen “Ch’an” kelimesinin Japonca karşılığıdır. Aslında Budizm’in bir kolu olan Zen, 20. yüzyıl itibariyle Batı dünyasında bir felsefi yaşam tarzı olarak yaygınlaşmıştır. Zen Budistleri, her ne kadar bu yaygın anlayışa sıcak bakmasalar da Batı dünyası için Zen, meditasyonla birlikte daha mutlu bir yaşam için önemli bir araç olarak görülüyor. Bu yaşam felsefesini daha yakından tanımak ve dünyayı kendinizle birlikte daha derinden keşfetmek için Zen nedir, Zen’in temel prensipleri ve meditasyon uygulamaları nelerdir yakından inceleyelim.
Zen Felsefesi Nedir?
Mahayana Budist okulunun bir kolu olan Zen, 11. yüzyılda doğdu. Hindistan’dan Çin’e, oradan da diğer ülkelere geçerek yaygınlaştı ve 20. yüzyılda Batı dünyasına gelerek burada bir yaşam felsefesi olarak anılmaya başladı. Budizm’in bir kolu olan Zen’i ondan ayıran, aydınlanma amacıyla uygulanan meditasyon pratiklerine ağırlık vermesidir.
Zen düşüncesinde “aydınlanma” ve “meditasyon” olmak üzere iki anahtar kelime bulunuyor. Budizm’den farklı olarak burada herhangi bir dini doktrin söz konusu değil. Zen felsefesinde önemli olan meditasyon uygulamalarıyla bireysel özgürlük, kendini keşif ve aydınlanma hâline ulaşmak. İç dünyaya dönerek dış dünyayı daha iyi anlamak, mutluluğa ve huzura iç huzur vasıtasıyla kavuşmak Zen’in temel prensiplerindendir.
Zen Felsefesini Yaşamınıza Nasıl Katabilirsiniz?
Zen felsefesiyle yaşamı daha anlamlı kılmak, içsel huzura ve dinginliğe ulaşmak mümkün. Zen’in temel prensiplerinden yola çıkarak yaşamınıza uygulayabileceğiniz basit fakat etkili adımlarla endişelerinizden uzaklaşabilir, yaşamı bütünüyle keşfetmenin tadını çıkarabilirsiniz. Yaşamınızı anlamlı kılacak, detaylardaki incelikleri görmenize destek olacak Zen felsefesini hayatınıza uygulamanın ve Zen bakış açısı edinmenin başlıca yolları şunlar:
Yavaşlayın
Zen felsefesinde yavaşlamak ve akışa teslim olmak öne çıkıyor. Yaşadığımız çağ bize hızlı olmayı öğretse de durup yavaşlamak daha anlamlı bir yaşam için gerekli. Sürekli düşüncelerle dolu zihnimiz stres ve endişeyle hareket ediyor. Ancak yavaşlayıp dingin bir yaşama geçiş yaparak negatif duygulardan uzaklaşabiliriz. Yavaşlamak için doğada daha fazla zaman geçirebilir, tek başınıza yürüyüşlere çıkabilir ve zihninizi serbest bırakabilirsiniz.
Sadeleşin
Hayatınızdaki tüm fazlalıklar ilerlemenize engel olur. Bu engelin yanı sıra zihniniz daima birçok düşünceyle ve karmaşayla uğraşmak zorunda kalır. Gereksiz eşyalardan, yaşamınıza ağırlık yapan birçok fazlalıktan, sizi özgürlükten alıkoyan tüm ilişkilerden sadeleşerek yaşamınızın değerini artırabilir ve var olan değerlerinizi daha iyi görebilirsiniz. Sadeleşerek yaşamak sahip olduklarınızın kıymetini daha iyi anlamınıza yardımcı olur.
Serbest bırakın
Yaşamınızda her şeyi kontrol etmeniz imkânsızdır. Yaşadığımız dünyada birçok şey bizden bağımsız şekilde gelişir. Kontrol edemeyeceğiniz durumlar karşısında endişeli olmak ve çabalamak sizi sadece hayal kırıklığına uğratır. Zen prensiplerinden biri de akışa teslim olarak doğanın döngüsüne güvenmektir. Kontrol edemeyeceğiniz her şeyi serbest bırakmayı öğrenerek zihninizi özgürleştirme yolunda bir adım daha atabilirsiniz.
Kabul edin
Serbest bırakmanın ardından zihni rahatlatmanın ve dinginliğe ulaşmanın bir diğer adımı da olanı olduğu gibi kabul etmektir. Yaşadığımız birçok çatışma başımıza gelenleri inkâr etme çabamızdan doğar. İyi ya da kötü her şeyi geldiği hâliyle kabul etmek ve getirdiği sonuçları yaşamak sizi zihnen ve ruhen yoracak tüm çabalardan özgürleştirir. Bu noktada eski deyişi hatırlamakta fayda var:
“Değiştirebilecek şeyleri değiştirecek yürekliliği, değiştirilemeyecek şeylere katlanma gücünü, bunlardan da daha önde ikisinin arasındaki farkı anlayıp ayırt edecek bilgeliği ver bize.”
Değiştiremeyeceğiniz şeyleri olduğu gibi kabullenmek her ne kadar güç olsa da Zen felsefesinin temel düşüncelerinden biridir.
Anlamlı ilişkiler kurun
Doğayla, kendinizle ve diğer insanlarla anlamlı ilişkiler kurmak yaşamı daha anlamlı yaşamınıza yardımcı olur. Doğada sık sık zaman geçirerek onun bir parçası olduğunuzu hatırlar ve bu bütüncül ilişkiyi keşfederek kibir gibi zararlı duygulardan arınabilirsiniz. İçinize döndükçe kendinizi daha fazla sevebilirsiniz. Kendinizi keşfedip sevdikçe empati gibi duygularınız gelişir ve diğer insanları oldukları gibi kabul edebilirsiniz. Bütün bunlar sayesinde dünyayla olan bağınızı anlamlı ilişkiler üzerine inşa edebilir, huzura giden yolda yürümeye başlayabilirsiniz.
Zen Felsefesinin Temel Prensipleri
Zen felsefesinin temel öğretilerini birkaç başlıkla özetlemek mümkün. Bu temel prensiplerle Zen düşüncesini daha yakından tanıyabilir, yaşamınıza hangi yönleriyle onu dahil etmek istediğinize karar verebilirsiniz.
1. Satori
“Uyanıp aydınlanma” anlamındaki Japonca sözcük Satori, dünyaya yepyeni bir gözle bakma anlamında kullanılıyor. Satori’ye ulaşan kişinin zorluklarla baş edebildiği ve etrafındaki olaylara karşı daha duyarlı olduğu söylenir. Bu kişiler artık kendi gerçekliklerini yaşarlar.
2. Shoshin
“Başlangıç zihni” anlamındaki bu terim, yeni bilgilere karşı her zaman hevesli olmayı öğütler. Usta olduğunuz konulara dahi acemi biri gibi yaklaşarak her zaman öğrenmeye ve keşfetmeye hevesli olmanız gerekir. Öğrenmeye açık olmak, dış dünyanın farkındalığını da kolaylaştırır.
3. Koan
“Halka açık olay, kamu davası” gibi çevrilebilecek Çince kökenli kelime, cevaplanması zor ancak sezgisel olarak anlaşılabilecek durumları temsil eder. Usta ve çıraklar arasında geçen diyalogları anlatmak için kullanılan Koan teriminin özünde çelişki yatar.
4. Yürüyüş Meditasyonu
Zen felsefesinde anda kalmak önemlidir. Yürüyüş meditasyonu da akış içerisinde farkında olmanızı kolaylaştıran, detayları ve anı yakalamanıza yardımcı olan içsel bir deneyimdir. Gün içerisinde sıklıkla yaptığımız bir eylem olsa da dikkatinizi vererek ve farkındalıkla gerçekleştireceğiniz bir yürüyüş anlamlı bir meditasyon olabilir. Yürümek aynı zamanda yavaşlamayı ve dinginliği de beraberinde getirir.
5. Zazen
Zen felsefesinin oturarak gerçekleştirilen meditasyonu olan Zazen, beden ve zihnin sakinleşmesini ve yavaşlamasını sağlıyor. Zen Budizmi’nde önemli bir yere sahip Zazen, zihni serbest bırakarak hiçbir şey yapmadan oturma hâli olarak özetlenebilir.
Aydınlanmaya giden yolda Zazen meditasyonu hakkında daha fazla bilgiye ilgili yazımızdan ulaşabilirsiniz.